Sigara yasağıyla ilgili birkaç kez yazdık!
Hakkıyla uygulanmadığından, çoğu kapalı mekanda artık aleni bir biçimde içildiğinden bahsederek, çözüm talebinde bulunduk…
Şu ana kadar kayda değer bir gelişme olmadı…
“Yasak” sözde kaldı.
Kötüsü, yasağın temizliğe en çok uyması gereken yerlerde de geçersiz olması…
Öyle ki…
Sigara kanunen yasak hale gelmeden önce dahi, bazı mekanlarda içilmesi iç işleyiş bakımından yasakken, şimdi serbest hal almış…
İşte dün gazetelere yansıyan haber…
Erzurum’da bir hastanede açıkça suç işleniyor…
Bir hasta yakını fotoğraflamış ve basın yayın kuruluşlarına göndermiş…
Üstelik hastanenin sıradan bir yerinde de değil…
Ameliyathanede sigara içiliyor…
Uyaran duyarlı vatandaş ise fırça yiyor…
Buyurun buradan yakın!
***
Okurlarımız hatırlayacaktır ki…
“Hastane mikrobu” yüzünden çok sayıda vatandaşın hayatını kaybettiğini daha önce yazmıştık…
Bunlardan birisi de çok yakınımız, amcamızın oğlu 30 yaşındaki bir hastaydı…
3 yetim bıraktı geriye…
Medeni ülkelerde olsa cinayet sebebi sayılacak bu gelişme, biz de vaka-i adiyeden sayılıp, üstü örtülüyor…
Soran, sorgulayan yok!
Nedir bu hastane mikrobu diye…
Nasıl ürer…
Sebep?
Temizlik şartlarına hakkıyla uyulsa böyle bir mikrop niye üresin!
Gereği yapılmadığı için ortaya çıkıyor…
Ama sen söyle sen işit!
İşte sebeplerden birisi resmedilmiş…
Ameliyathanede bulunan küllük ağzına kadar izmarit dolu…
Küllüğün hemen yanı başında yeşiller giyinmiş biri…
İhtimal ki, ya ameliyata girecek ya da ameliyattan çıkmış!
Sigaraları o mu içmiş bilmiyoruz elbet!
Bildiğimiz şu, kim içer içsin, hem açıkça bir kanunu hiçe sayıp suç işliyor…
Hem de, hastaların hayatlarını hiçe sayıyor…
***
Hemen ifade edelim ki, “vurun abalıya” tarzına uzağız…
Derdimiz muhtemel çirkinliklerin önüne geçmek…
Bunun için de, olanı biteni kamu yararı ölçüsü içinde sunmak…
Suçlu arıyor da değiliz…
Ancak, makam, mevki sahiplerinin üstlendikleri vebali hatırlatmak vazifemiz…
Yapılan her türlü haksızlık, hukuksuzluk, kötü niyetli yaklaşım ilgili birimin en üstündeki yöneticiden başlayıp aşağıya doğru sorumluluk yükler…
Bu hem beşeri kanunlar, hem de indallah için cari…
Daha somutlaştıralım…
Örneğimizdeki hastane Sağlık Bakanlığına ait ise, Genel Sekreter’den, Sağlık Müdürüne, Başhekime doğru hepsini mesuliyet dairesine sokarken…
Üniversite hastanesi olması halinde ise, Rektör’den aşağıya işler…
Ve… Bu sebepten dolayı bir hastanın ölümü bu makam sahiplerini katil hükmüne sokar!
Çok net!
Bunu bilen bilge insanlar, “yüksek bir mevkiye sahip olmadığından dolayı telaşlanma, o mevkiye layık olup olamayacağından dolayı endişe et.” demişler…
Çok açık söyleyelim…
Bundan 8 yıl evvel kaybettiğimiz genç akrabamızdan dolayı mesuliyeti olanlara aile olarak bizler hakkımızı helal etmedik…
Bu durumda olan niceleri de böyle düşünüyorlardır…
İnanıyoruz ki, hayatlarının bir döneminde yaptıkları bu hatanın bedeli olarak İlahi bir karşılık göreceklerdir…
Durum bu ise…
Uyarıyoruz…
Ey hastane yöneticileri…
Ey ilgili makam sahipleri, küllük, sigara deyip geçmeyin…
Bu lakayt yaklaşımınız onlarca insanın hayatına mal oluyor ve sizler de katil durumuna düşüyorsunuz!
Allah aşkınıza duyarlı olun!
Görevinizin gereğini hakkıyla yerine getirin!